Gonca Turgay
Biz insanlar, doğanın bir parçasıyız ve ondan ayrı tanımlanarak konumlanamayız. Doğanın enerji sistemini esas alan Feng Shui prensipleri ile hayatımızı paralelliğe getirdiğimizde, çevremizdeki frekansları yakalayıp hayatımızın her alanını, bizi ve etrafımızda bulunan her şeyi saran, birbirine bağlayan, bu sisteme uyumlandırabiliriz.
Evrendeki her şeyin bir enerjisi olduğu gibi, yaşadığımız mekanların da enerjisi (Chi) var. Bu enerjilerin de insan vücudu üzerinde çeşitli etkileri var. Evrensel enerji ile mekânsal enerjiyi birbirine bağlayan bir köprü olan Feng Shui yöntemi ile evrende var olan enerjiyi, içlerinde yaşam sürdürdüğümüz evlerimize işyerlerimize faydalı bir şekilde aktarabiliriz.
20 senedir profesyonel olarak sürdürdüğüm mimarlık mesleğimi ve 10 senedir devam eden yoga eğitmenliğimi birleştirdiğimde yolum “Feng Shui” ile kesişti. Bu iki alan Feng Shui Prensiplerini daha derin değerlendirmeme imkan tanıdı. Bina, mekan, hacim oluşturmak ya da oluşturulmuş olanı ele alıp yenilemek, yeniden düzenlemek temel uzmanlık alanımken , hayatıma yoganın girmesi ile bedensel enerji konularında da tecrübe edinmiş oldum. Bu bana bedenimizin enerjisini, bu enerjinin doğru aktarımını, ruh beden ilişkisi içindeki bağın nasıl kurulacağını, elementler ve içinde taşıdıkları enerji akışlarını anlamamı sağladı.
20 senedir profesyonel olarak sürdürdüğüm mimarlık mesleğimde üzerinde çalıştığım konular; bina, mekan, hacim oluşturmak ya da oluşturulmuş olanı ele alıp yenilemek, yeniden düzenlemektir. Mimarlığı takiben uzmanlık eğitimini de aldığım ve 10 senedir içinde olduğum yoga yolum bana bedenin strüktürü, bedendeki enerji akışları, çakralar ve elementler, bedenin enerjisi (Chi) ve bu enerjiyi doğru kullanabilmek gibi konularda ışık tuttu.“Feng Shui” ile tanıştıktan sonra bu alanda uzmanlık eğitimimi aldım. Bu kadim Çin öğretisinin anlattıkları beni hızlıca içine aldı. Çünkü Feng Shui “mekanların enerjisi ve bu enerjileri nasıl düzenleyebileceğimiz” i anlatıyordu. Bireysel merakım beni çeşitli araştırmalar yapmaya yönlendirdi. Mimarlık ve Yoga alanlarındaki tecrübelerim sayesinde, Feng Shui Prensiplerini kolaylıkla kavrayıp ve hayatıma aktarabilme imkanım oldu.
Artık mekanlara salt düzenlenebilir hacimler olarak değil aynı zamanda enerji alanları olarak bakmaya başladım. Eğitimimi almış olduğum eğitmenimin ve Çin’de yaşayan Feng Shui uzmanı hocamla yaptığımız ortak çalışmalar ile, birçok durum incelemesi yapma, tecrübe edinme imkanım oldu. Analizini yaptığım her mekanda gördüğüm neden-sonuç ilişkileri, beni her vakada daha çok heyecanlandıran bir durum oluşturdu. Her düzenlemenin, her mekan analizinin bireylere mutluluk, sağlık, bereket getirmesi; hastalık, şanssızlık, kazalardan ve belalardan korunmasına yardımcı olabilmesi adına çalışmalarıma devam etmekteyim.